IMF İle Söz Kesmişler, Nikahı 31 Mart Sonrasına Bırakmışlar!
reklam
04 Ocak 2019
IMF İle Söz Kesmişler, Nikahı 31 Mart Sonrasına Bırakmışlar!

IMF İle Söz Kesmişler, Nikahı 31 Mart Sonrasına Bırakmışlar!

Piyasalarda ileri sürülen “Erdoğan-IMF Flörtü” iddialarının yabancı bankaların raporlarına da yansımaya başladığını ifade eden Öztrak “Öyle anlaşılıyor ki Saray; IMF ile sözü kesmiş, nişanı-nikâhı bir arada 31 Mart sonrasına bırakmış.” diye konuştu.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Merkez Yönetim Kurulu (MYK) gündemiyle ilgili olarak düzenlenen basın toplantısında konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak “Ekonomik kriz insanlarımızı kasıp kavururken, Erdoğan boş laf konuşmaktan sıkılmıyor. Biz ise milletimizin meselelerine çözüm bulmanın, çözüm bulmanın, çözüm önermenin gayreti içindeyiz. Tek Adam Parti Devleti Projesi’nin uygulamaya konduğu günden beri; demokrasinin ve hukuk devletinin kalitesini gösteren tüm uluslararası karşılaştırmalarda kafa üstü çakılıyoruz. Milli Gelir’imiz her geçen gün eriyor ve bugün itibariyle 10 yıl önceki seviyesine gerilemiş vaziyette. Vatandaşlarımız ‘yarın’ endişesiyle, artan ‘hayat pahalılığı’ ve ‘işsizlikle’ harap ve bitap düşmüş. Ülkeyi tam bir korku devleti haline getirdiler. Saray’daki kibir abidesi, geçtiğimiz hafta Sayın Fatih Portakal’ı hedef göstermişti, bu hafta da Sayın Akpınar ve Sayın Gezen Erdoğan’ın nefret dolu sözlerine hedef oldu. AKP Genel Başkanı’nın dün meydanlardan verdiği talimat sonrasında, bugün sabah saatlerinde ülkenin en ünlü sanatçıları polis eşliğinde adliyeye götürüldü. Bu yürütmenin yargı üzerindeki tahakkümünün ne hale geldiğini açıkça gösteriyor. CHP olarak her zaman seçimle gelenin seçimle gitmesinden yana olduk. Bunda en ufak bir tereddüt yok. Ancak Sayın Akpınar’ın ve Sayın Gezen’in ifadeleri demokrasiden uzaklaşılması halinde neler olabileceğine ilişkin bir genel doğruların söylenmesi niteliğinde. Bu söylemde Erdoğan’ın ismi bile geçmiyor. Ancak Saray’ın kibri o kadar arttı ki hava bulutlu diyene ‘Bana ördek dedi’ diye bağırıyor, üstüne gidiyor.” dedi.

BU BÜTÇE, FAİZ LOBİLERİNİN BÜTÇESİ

Öztrak “AKP Genel Başkanı’nın milletimizin parasıyla meydan meydan gezip ‘Ey Kılıçdaroğlu’ demesiyle maalesef milletimizin karnı doymuyor, evlerimize ekmek girmiyor. Sayın Erdoğan muhalefetle uğraşmayı, muhalefet eden herkesi içeri tıkmaya çalışmayı bıraksın. Saraylarında keyif çatarken unuttuğu; milyonlarca işsizi, borç taksitini ödeyemeyen aileleri, siftah yapmadan dükkân kapatan esnafı, zarar ettiği için tarlasını ekmeyen çiftçileri bir hatırlayıversin. Ucube Tek Adam Parti Devleti Rejimi’nin ilk bütçesi, geçtiğimiz hafta kabul edildi. Bütçe de rejimin kendisi gibi ucube çıktı. Saray ‘24 Haziran’da siz bu kardeşinize yetkiyi verin, faizle nasıl uğraşılır göreceksiniz!’ demişti. Ne yaptığını görüyoruz. Saray rejiminin geçtiğimiz hafta çıkan ilk bütçesi neye hizmet edildiğini, bu bütçenin kime fayda sağlayacağını açık, seçik, net bir şekilde ortaya koyuyor. Önümüzdeki yıl vatandaşlarımıza yapılacak harcama için konan ödenekler, bu yıla göre sadece ve sadece yüzde 13 artmış. Buna karşılık faiz ödemelerindeki artış, yani milletin vergilerinden, alın terinden alınan vergilerden faizcilerin cebine konacak para ise yüzde 53,5 artmış. Yüzde 13 nerede, yüzde 53,5 nerede? Bu açık seçik önümüzdeki yılın bütçesinin kimlere yarayacağını ortaya koyuyor. Bu bütçe, faiz lobilerinin bütçesi…” diye konuştu.

NİŞAN-NİKÂH 31 MART’TAN SONRA

Konuşmasının bir bölümünde IMF’ye de değinen Öztrak “Gelelim Uluslararası Para Fonu (IMF) meselesine. Bu hafta sonu yine Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Genel Başkanı şunu söyledi; ‘Türkiye, IMF Programları’ndan çıktığı için Gezi Parkı olayları oldu.’ dedi. ‘Türkiye; IMF Programı’ndan, IMF sultasından kurtulduğu için birileri dışarıdan ekonomiyle uğraşıyor.’ dedi. Ama diğer taraftan da uzunca bir süredir piyasalarda Erdoğan’ın IMF ile flört etiğine dair dedikodular var. Ve bu dedikodular giderek ayyuka çıkıyor. Bende bu kürsüden bir süredir ülkemizin hızla IMF kapısına götürüldüğünü ifade edip duruyorum. Damadın iç kabinesinden bazı isimlerin finans çevreleriyle yaptıkları kapalı toplantılarda, seçimden sonra Türkiye’nin IMF ile bir program yapacağı yönünde ifadelerde bulunduğu anlaşılıyor. Bunun nedeni ne? Kamuoyunda, uluslararası piyasalarda yitirdikleri güveni bir IMF Programı’nın arkasına sığınarak yeniden toparlayabilmek, hem borçlanabilmeyi hem de düşük faizle borçlanabilmeyi sağlayabilmek. Bunları sık sık duyuyorduk, bunları dillendiriyorlar gelen yatırımcılara diye. Ama ilk defa bu duyumlar yabancı bankaların yazılı raporlarına da yansıdı. Bir yabancı banka yazmış olduğu bir raporda, geçtiğimiz günlerde yayınladığı bir raporda şu ifadelere yer veriyor: ‘IMF’nin Türkiye’ye krizden çıkış için yol gösterici yardımlarda bulunduğuna dair söylentiler var. Bu, (Türkiye’de) yapısal reform olma ihtimalini artırır.” Öyle anlaşılıyor ki bu iktidar, Saray IMF ile sözü kesmiş, nişanı-nikâhı bir arada 31 Mart sonrasına bırakmışlar. Devletin yapısının altını üstüne getirirseniz, damadı Devlet Hazinesi’nin başına koyarsanız, milletin atadan, dededen kalan son mallarını Varlık Fonu’na doldurup paralel bütçe gibi kullanmaya kalkarsanız, İşsizlik Sigortası Fonu’ndan bankalara sermayeye kalkarsanız, vatandaşlara ‘tasarruf, tavsiye’ derken kendiniz Uçan Saraylarda gezerseniz, ülkenin borçlarını 16 yılda 3,5’a katlatırsanız, ülkenin rezervlerini eritir, kısa vadeli borcunu bile karşılayamaz hale getirirseniz, üretmeden tüketmeyi, yandaşı zenginleştirmeyi kalkınma zannederseniz, ‘Her şeyi ben bilirim’ deyip sizi uyaran muhalefete kulak vermek yerine muhalefeti teröristlikle suçlarsanız, soluğu alacağınız yer zaten IMF’nin kapısıdır.” dedi.

Editör : Tuğberk Erdem
1403 Okunma
KÖŞE YAZARLARI
Murat Sevgi

Murat Sevgi

Yılmaz Çivici

Yılmaz Çivici

Nijat Ayvaz

Nijat Ayvaz

Mehmet Ali Esmer

Mehmet Ali Esmer

Atıf Mutlu

Atıf Mutlu