Öfkelenin!
Nijat Ayvaz
18’inci yüzyıl,
Bir sorgulama yüzyılıdır Avrupa için.
Aydınlanma, ortaçağın sona ermesiyle
birlikte,
Bu çağın yaşam anlayışına karşı yükselen
Yeni bir dünya görüşünün adıdır.
Ortaçağın karanlığından kendini çıkartma
becerisini gösteren Avrupa,
Aynı zamanda aydınlanmanın da gerçek yurdudur.
Aydınlanma,
Akla ve ilerlemeye duyduğu sarsılmaz
güveniyle,
İnandırıcılığını yitirmiş geleneğe,
Tartışılmazlık zırhına bürünmüş otoriteye ve
İnsanı sadece öteki dünya mutluluğuna
hazırlayan
Dinsel yönlendirmeye karşı çıkarak,
Aman vermeyen bir eleştiri rüzgârı
gerçekleştirerek,
Yerleşik siyasal, toplumsal, kültürel yapı ve
düzenlerin
Temellerini sarsmıştır.
Akıl, bilginin aletidir.
Aydınlanma,
Bilimin metafizik,
Deneysel bilginin de soyut düşünceler
karşısındaki
Utkusunu perçinlemiştir.
Günümüz modern insanına önemli fikirlerin
atıldığı 18 yüzyıl Avrupa’sı
Şimdinin dünyasıyla kıyaslanamazdı bile.
Günümüzde internetin sağladığı imkânlar ile
insanlık,
Bilgiye kolay erişiyor ve kendisinden
saklanan gerçekleri
Birer birer okuyup,
ÖFKELENİYOR.
Yukarıdaki cümleler sınır tanımayan yurttaş Stéphane Hessel’e ait.
Yeni yüzyılın 96’lık filozofu Hessel’in,
Cumhuriyet Kitapları’ndan çıkan “Öfkelenin” isimli
50 sayfalık dev kitabında;
“Direnmek,
Bir anlamda insan topluluklarının
Kendini sürekli yeniden yaratması demektir…
İnsanoğlu tarihin akışını değiştirmeye
kadirdir.
Tarih yaratıcı yurttaşların eseridir” diyor.
2011 yılında Nobel Barış Ödülü’ne aday
gösterilen ve
Geçtiğimiz 26 Şubat’ta kaybettiğimiz
“Genç Yürekli” bilge Stéphane Hessel,
Barış için savaş veren bir kahramandı.
“Öfkelenin” kitabını okumadıysanız
Tavsiye ediyorum bir solukta okuyup
bitireceksiniz.
Haksızlıklara öfkelenmeye davet eden bilge
Hessel kitabını,
“Yaratmak, direnmektir. Direnmek yaratmaktır”
Cümleleriyle bitiriyor.
Hessel’in kitabı,
Günümüz dünyasında gençlere hedef olarak
sadece kitlesel tüketimi,
Zayıfları ve kültürü küçümsemeyi,
Genel bir hafıza kaybını ve
Herkesin herkese karşı amansız rekabetini
gösteren her şeye,
Her kitle iletişim aracına
Pasif direnişe davet gibi…
Ben keyifle okudum,
Sizlere de tavsiye ediyorum.
Nijat Ayvaz Köşe Yazıları
- “O Ses”Ten Aranan “O Ses” Çıkar Mı?
- “Avrobeskçi” Can Bonomo Ile Ne Alırız?
- Muck (Müzik Umutları, Cesaretleri Kanatlarıydı)
- Mimik Nakliyle Kahkaha Atmak
- Çanakkale'ye, Adım Adım Yürümek...
- Dış Politikada Yaşanan Akıl Tutulması Ve Suriye
- Kanserin Pençesindeki Türk Halkı
- Sarkozy Gitti, Darısı Merkel'in Başına
- Telafisi İmkânsız Zamanları Boşa Harcamak
- Alkış Sorumluluk Getirir
- Ozan'lar Okusun
- Mutlu Musun?
- Şaman
- 30 Ağustos'tan Bir Gün Önce Doğmak
- Merkez İlçe İsmine İtiraz
- Esat'a Reset Atamamak
- İlkelerin Olacak Arkadaş!
- Monokromatik Yalnızlık
- Adam Olacak Çocuk
- Gravdan Tarihçiler Devri
- Ekmek Kokusu
- İyi Çingeneler, Kötü Çingeneler
- Basın Kardeşliği Gerçekleşebilir Miymiş?
- Kemik Hırsızları
- Neden Türkiyeli Denmez!
- Başarı, Sıradan Bir Ödüldür Aslında
- Rakı Tekirdağ'dır, Tekirdağ Da Rakı…
- Bebek Katili Apo'ya Nobel Barış Ödülü Yolu Açıldı
- Yaşananları Doğru Okumak!
- Anlat Kızım Marika
- Kastro İçin Neyi Bekliyoruz?
- And Olsun Ki…
- “Basına Yasaktır Gardaşım, Giremezsin!”
- Tesadüfen