Atıf Mutlu - Kimi Şikâyet Edelim?

Atıf Mutlu

Kimi Şikâyet Edelim?

Atıf Mutlu

Başbakan buyurmuş:

“Tencere tava çalan komşularınızı şikâyet edin, her şeyi devletten beklemeyin.”

Yani diyor ki:

“Muhalefet edenlere biz ne yapıyoruz görmüyor musunuz? İçeri tıkıyoruz. Elhamdülillah yargıyı da ele geçirdik ne dersek yaptırıyoruz. Ama bizim o kadar çok muhalifle uğraşmaya ne gücümüz ne zamanımız ne de imkânımız yeter. Her şeyi bizden beklemeyin komşunuzu siz ispiyonlayın. Her ne kadar kanunlarımızda tencere tava çalmak diye bir suç ya da kabahat yoksa da “eminim” yargı bir ceza uyduracaktır pardon bulacaktır.”

Türk tarihi böyle bir ahlaksız teklifle muhatap olmamıştı. Kendini Türk kabul eden insanlar, tarih boyunca ispiyonculuğa hep uzak kalmışlardır. Vatana ihanet, bölücülük, ırza tasaddi ve hırsızlık dışındaki işlerde haber vermeyi onursuzluk sayardı. Bu yüzden Türk istihbarat birimleri yurt içindeki olaylarla ilgili haber elemanı bile bulmakta güçlük çekerdi. Ama kişi herkesi kendi gibi bilirmiş.

Diyelim ki kabul ettik,  rahatsız olduğumuz her şeyi şikâyet edebilir miyiz?

Mesela:

-Hakimlik sınavını sekiz kez kazanan avukatı mülakatta abuk sorularla eleyen yandaş mülakat ekiplerinden,

-Asrın yolsuzluğunu yapan Deniz Fenerinin serbest dolaşan yöneticilerinden,

-Gezi olaylarında halkı doğru bilgilendiren TV kanallarına uyduruk cezalar kesen RTÜK’ten,

-Bölücülükte sınır tanımayarak alkol alanlardan AKP’ye oy verenler dışındakileri ayyaş olarak tanımladığınız için sizden,

-Gezi protestoları süresince toplumsal olaylara üçüncü dünya ülkelerindeki gibi müdahale ettiği için polisten,

-İşçi ve memurları açlıkla terbiye edip dalga geçer gibi 3+3 zam yapan Çalışma Bakanlığı’ndan,

-Eğitimi yaz boz tahtasına çevirip kindar nesil hedefleyen Milli (olmayan) Eğitim Bakanlığı’ndan,

-Komşularla sıfır sorun ilkesiyle yola çıkıp sıfır komşu yaratan Dışişleri Bakanlığı’ndan,

-Biber gazının faydalarını (!) açıklayan İçişleri Bakanlığı’ndan,

-“Yok kanun, yap kanun” ilkesiyle davranan Adalet (sizlik) Bakanlığı’ndan,

-Sonradan görmelerden kendisine 5 makam odası yaptıran kültürsüz Kültür Bakanı’ndan,

-Türk tarihinde görülmemiş oranda dopingli sporcular yaratan Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan,

-“Alan elin, veren elden haberi olmamalı” ilkesine sahip bir ülkede iftar sofralarını şova dönüştüren meczuplardan,

-Milleti salak yerine koyup ikna turlarına çıkan “akil heyetler”den de rahatsızız. Onları da şikâyet edebilir miyiz?

Edebileceksek, öyle bir makam var mı?

Tabi yalnızca ahlaksız diretmeyi yapanı suçlamak haksızlık olur. Bunu söyleme cesaretini aldığı bir kitle var belli ki… Bu ülke kader savaşı yaparken iç isyan çıkaran, askerden kaçan, şakilik yapan, düşmanla işbirliğinden onur duyan insanlar da vardı.

Ne yazık ki onların da torunları bu ülkede yaşıyor.

Hem de azımsanmayacak bir sayıda...

KÖŞE YAZARLARI
Murat Sevgi

Murat Sevgi

Yılmaz Çivici

Yılmaz Çivici

Nijat Ayvaz

Nijat Ayvaz

Mehmet Ali Esmer

Mehmet Ali Esmer

Atıf Mutlu

Atıf Mutlu