“Basına Yasaktır Gardaşım, Giremezsin!”
Nijat Ayvaz
Son yaşanan yolsuzluklar dünyanın gündemine
otururken,
İşin iç yüzü yavaş yavaş kendini gösteriyor.
Türkiye tarihinin değil ama
Dünya tarihinin en büyük yolsuzluğunda ilk
yasak
Gene Basın’a geldi.
Artık emniyet müdürlükleri binalarına
Gazeteciler giremeyecek; YASAK!…
İstanbul Emniyeti’nde
Uzun yıllardır gazetecilere tahsis edilmiş
Basın Odası mevcut olmasına rağmen,
23.12.2013 tarihinde, İstanbul Emniyet
Müdürlüğü tarafından,
Gazetecilere e-posta yoluyla yapılan şu bilgilendirmeyle
Basın mensuplarının bu odalara girişi
yasaklanmıştır.
“Türkiye
genelinde yapılan uygulama çerçevesinde 22.12.2013 tarihi itibariyle basın
mensupları, Emniyet Müdürlüğü hizmet binalarına giriş yapamayacaklardır.
Herhangi bir gelişme veya basın açıklaması olduğu takdirde basın mensupları
davet edilecektir.”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan
Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yazılı olarak
yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na konu ile ilgili soru önergesi sundu.
Bakın o sorularda neler var!
Akla gelen sorular var tabii…
“…
1.Bu yasağın gerekçesi nedir?
2.Bu karar, bir sansür müdür?
3.Alınan bu karar, gazetecilerin ve
dolayısıyla halkın gerçekleri öğrenme ve bilgilenme hakkını nasıl
etkileyecektir?
4.Bu uygulama ile gazetecilere, “Bilgi
almayacaksın, halka duyurmayacaksın” emri mi verilmektedir?
5.Bu karar ile “Hangi bilgiyi verirsem, onu
kullanacaksın” mı denmek istenmektedir?
6.Yolsuzluk operasyonunda, bakan çocuklarının
da tutuklanmasının ardından hükümet; polisleri, savcıları görevden almıştır. Bu
uygulama ile görevden alma kararlarının bir devamı olarak hükümet karşıtı
olabilecek sesler mi kesilmek istenmektedir?
7.Bu uygulama, Anayasamızın temel hak ve
özgürlükleri içinde yer alan vatandaşın bilgi edinme hakkını nasıl
etkileyecektir?
8.Basın özgürlüğü ve halkın haber alma
hakkını açıkça ve ağır şekilde ihlal eden bu kararla, hükümetinizi doğrudan
etkileyen bir soruşturma hakkında sansür uygulanmasının amacı nedir?
9.Sürekli özgürlük diyen, fakat her alanda
sürekli yasaklar getiren hükümetinizin rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasında
sansür uygulanması sonrasında suçu ikrar etmek dışında getirmeyi düşündüğünüz
diğer yasaklar nelerdir?
10.Devam eden rüşvet ve yolsuzluk
soruşturması kapsamında haber yapılmaması ve yapanların hükümetiniz döneminde
çokça yaşandığı gibi işten çıkartılması yönünde telkin ve baskılarınız olduğu
yönündeki iddialar doğru mudur?
11.Zaten basın özgürlüğünde 159’uncu sıralara
kadar geri götürdüğünüz Türkiye’de sansür ve baskı uygulamalarını arttırmaktaki
amacınız Türkiye’yi 179 ülke arasında son sıraya yerleştirmek midir?
…”
Dünya’da en çok tutuklu gazetecinin bulunduğu
ve basın adına sürekli sansüre maruz kalınan Türkiye’mde,
Nijat Ayvaz Köşe Yazıları
- “O Ses”Ten Aranan “O Ses” Çıkar Mı?
- “Avrobeskçi” Can Bonomo Ile Ne Alırız?
- Muck (Müzik Umutları, Cesaretleri Kanatlarıydı)
- Mimik Nakliyle Kahkaha Atmak
- Çanakkale'ye, Adım Adım Yürümek...
- Dış Politikada Yaşanan Akıl Tutulması Ve Suriye
- Kanserin Pençesindeki Türk Halkı
- Sarkozy Gitti, Darısı Merkel'in Başına
- Telafisi İmkânsız Zamanları Boşa Harcamak
- Alkış Sorumluluk Getirir
- Ozan'lar Okusun
- Mutlu Musun?
- Şaman
- 30 Ağustos'tan Bir Gün Önce Doğmak
- Merkez İlçe İsmine İtiraz
- Esat'a Reset Atamamak
- İlkelerin Olacak Arkadaş!
- Monokromatik Yalnızlık
- Adam Olacak Çocuk
- Gravdan Tarihçiler Devri
- Ekmek Kokusu
- İyi Çingeneler, Kötü Çingeneler
- Basın Kardeşliği Gerçekleşebilir Miymiş?
- Kemik Hırsızları
- Neden Türkiyeli Denmez!
- Başarı, Sıradan Bir Ödüldür Aslında
- Rakı Tekirdağ'dır, Tekirdağ Da Rakı…
- Öfkelenin!
- Bebek Katili Apo'ya Nobel Barış Ödülü Yolu Açıldı
- Yaşananları Doğru Okumak!
- Anlat Kızım Marika
- Kastro İçin Neyi Bekliyoruz?
- And Olsun Ki…
- Tesadüfen