Telafisi İmkânsız Zamanları Boşa Harcamak
Nijat Ayvaz
Hayat sonsuzca bağışlanmış olsaydı,
Herkes kendi payı kadar kötülüğü deneyimler ve iyi olmayı seçerdi.
Ama bunun tam tersi de olabilirdi...
Ve böylelikle sadece iyilerin ve kötülerin hâkim olduğu bir dünyada yaşardık...
Fakat 60, hadi bilemedin 70 yılla sınırlanmış bir hayat süresinde
İnsan birçok şeyi deneyimlemek
Ve birçok duyguda dirilmek adına yoruluyor.
Doğarken insan suretinde olan bir canlı
Bir ömür insan olmanın niteliğini derinleştirmek ve yaşamın manasını kendi benliğinden hareketle içselleştirmek ile yüz yüze kalıyor.
Bu kolay bir deneyim değil.
Hepimizin meşguliyetleri çerçevesinde zorlandığımız,
Hırpalandığımız oldukça yorgun zamanlarımız var...
Bir ruhun itelemesinden hayatı derinlemesine keşfetmiş,
Manâda hayat bulmuş bir insana geçmek kolay olan bir şey değil...
Gençlik; bu süreçte dirilmek ve yol almak için bulunmaz bir fırsat bizler için.
Gençlik ıskalandığında, yerine telafi edilemez izler kalıyor tenden içeride...
Öyle seçemediğimiz hayatlar vardır ki bazen
Telafisi imkânsız zamanları bile bile ıskalayarak yaşamak zorunda kalır insan...
İşte en dayanılmaz hayalsizlik zamanlarıdır o zamanlar ki,
Yeniden dirilme zamanlarıdır o anlar ve fark etmek gerekir.
Zümrüd-ü Anka Kuşu’nu küllerinden dirilten de
Yaşamaya en hevesli olduğu zamanda ölmesidir.
İşte o zamanlarda ruhu özgür bırakmalı insan…
Yılma ve yorulma zamanlarını cebine alıp, yola koyulmalı...
Korkmadan ve usanmadan…
Durup yalnızlığı dinlemekten iyidir yola çıkmak...
Adım adım yeniden yazılan hayata kalem çalmakla dirilir insan.
İşte o dirilme zamanlarını ıskalamamak gerek...
Tıpkı canım ülkemizin yaşadığı,
Telafisi imkânsız zamanlarında yanında olmamız gerektiği gibi…
Zor zamanların, bizi kendimize getiren bir unsur olmasının yanında
Benliğimizle de yan yana olmayı seçmeliyiz...
Nijat Ayvaz Köşe Yazıları
- “O Ses”Ten Aranan “O Ses” Çıkar Mı?
- “Avrobeskçi” Can Bonomo Ile Ne Alırız?
- Muck (Müzik Umutları, Cesaretleri Kanatlarıydı)
- Mimik Nakliyle Kahkaha Atmak
- Çanakkale'ye, Adım Adım Yürümek...
- Dış Politikada Yaşanan Akıl Tutulması Ve Suriye
- Kanserin Pençesindeki Türk Halkı
- Sarkozy Gitti, Darısı Merkel'in Başına
- Alkış Sorumluluk Getirir
- Ozan'lar Okusun
- Mutlu Musun?
- Şaman
- 30 Ağustos'tan Bir Gün Önce Doğmak
- Merkez İlçe İsmine İtiraz
- Esat'a Reset Atamamak
- İlkelerin Olacak Arkadaş!
- Monokromatik Yalnızlık
- Adam Olacak Çocuk
- Gravdan Tarihçiler Devri
- Ekmek Kokusu
- İyi Çingeneler, Kötü Çingeneler
- Basın Kardeşliği Gerçekleşebilir Miymiş?
- Kemik Hırsızları
- Neden Türkiyeli Denmez!
- Başarı, Sıradan Bir Ödüldür Aslında
- Rakı Tekirdağ'dır, Tekirdağ Da Rakı…
- Öfkelenin!
- Bebek Katili Apo'ya Nobel Barış Ödülü Yolu Açıldı
- Yaşananları Doğru Okumak!
- Anlat Kızım Marika
- Kastro İçin Neyi Bekliyoruz?
- And Olsun Ki…
- “Basına Yasaktır Gardaşım, Giremezsin!”
- Tesadüfen