O Kadar Temizsiniz Ki!...
Atıf Mutlu
Bildiğiniz gibi, 40 yıllık bekleyişten sonra
ABD’nin icazetiyle, 2002’de nihayet iktidara geldik.
Partimizi seçimden yalnızca bir yıl önce kurduk,
seçim çalışması yaptık, oluk gibi para harcadık ama karşılıksız selam bile
verilmeyen bir ülkede parayı nereden bulduğumuzu hiç merak etmediniz (Pardon,
soramadınız!)…
Siyaseten “Gömleğimizi değiştirdik” dedik,
herkesi kendiniz gibi zannettiğiniz için inandınız.
İlk günden milleti ürkütmeyelim diye
“Kimsenin yaşamına karışmayacağız” dedik, gerçek zannettiniz.
Diyanet’e 6 Bakanlık bütçesi ayırdık, Allah
için zannettiniz.
Melleleri kadroya alacağız dedik, “melmel”
baktınız.
Duble yollar yapacağız dedik, “Neden gelişmiş
ülkeler gibi demiryolu değil?” diye sormadınız.
Sizden çaldığımızın bir kısmını yardım diye
dağıttık, “Zekât verilen Müslüman bir ülkede, nasıl bu kadar fakir oluyor?” demediniz.
Yandaşlarımız “Dar-ül Harp”te vergi vermesin
diye “Gıda Bankacılığı Kanunu” çıkardık, yoksulları doyuracağımızı zannettiniz.
Deniz fenerini kurduk, sizin geleceğinizi
aydınlatacak zannettiniz.
Yargıyı ele geçirmek için 12 Eylül mağdurlarını
kullanıp salya sümük ağlayarak oy istedik, demokrasi için zannettiniz.
Türban deyip durduk, hiç biriniz “Başörtüsü
anamda da vardı, ama bunlar gelene kadar hiç sorun olmamıştı” demediniz.
Kadınlarımız hakkında fetvalar verdik, “Size
ne? Kadınların, haklarını savunacak kadar aklı ve dili yok mu?” demediniz.
2006-2009 tarihleri arasında terör
kurbanlarının üç katı kadar kadın erkekler tarafından öldürüldü, “Müslüman bir ülkede
bu kadar kadın neden katlediliyor?” demediniz.
Önceleri bütün Arap liderlerle kankaydık
sonra onları ABD emriyle sattık, “Bunlar eskiden de aynı değil miydi? O zaman
niye seviyorduk?” demediniz.
Suriye’nin 50 yıllık diktatör sülalesinin
soyadını ESED yaptık, “Arapça’da harfler mi, iktidarda istikamet mi değişti?”
demediniz.
Deveyi hamuduyla götürdük, “Hiç olmazsa
çalışıyorlar” gibi züğürt tesellisine kapıldınız.
Bir kuyuya “Ergenekon” taşı attık, kırkınız
birleştiniz çıkaramadınız.
Siz ses çıkarmadıkça, bilerek yaptığımız her
yanlışı doğru zannetmeye başladık. Bu kadar “Temiz(!)” olduğunuzu bilseydik,
kırk yıl bekler miydik? İcazet için, okyanus ötesine daha erken koşardık.
Ama beklentilerimizi karşılıksız
bırakmadınız, sayenizde yedi sülalemize yetecek dünyalığımızı yaptık. Sağ olun,
var olun…
Allah korkusu mu? Öteki dünya mı? Onlar
sizler için var tabi…
Hala bunu sorduğunuza
göre “O Kadar Temizsiniz Ki”, ne olur hiç değişmeyin!…
Atıf Mutlu Köşe Yazıları
- Vicdanım Reddediyor!
- Salla Başını, Versinler Maaşını…
- Şike Yasası Veto Edilmiş (!)
- Şaşırdınız Mı? Hayret!
- Enflasyon Hesabı
- Havada Angus Kokusu Var!
- Aziz Şehitlerimiz! Sizlerden Özür Diliyorum…
- Hangi Darbe? Hangi Darbeci?
- Ulus, Egemen Mi?
- Ölçülemeyen Büyümeler…
- Cumhuriyet Köyleri
- Polis Devletine Doğru
- Aaa! Yavrum Bak Kocaman Bir Kuş
- Açılımda Da Hedef 2023 Mü?
- Melleler Geliyor!
- Suç, Atatürk'ün Kardeşim!
- Hangi Müslüman Kardeşimiz Yardıma Muhtaç?
- Öyle Kardeş İstemiyorum
- Andımız Ve Dr. Reşit Galip
- Terörün Görünmeyen Yüzü
- Tohumuna Para Mı Verdik?
- Bakan Dediğin…
- Kötü Fikirler Üşüşür Mü?
- Protestocu Odtü
- Sesimiz Çıkmıyor, Alıştık Bile!
- Biz Memed'i, Kumarda Kaybettik
- Soruyorum!
- Adalet Bakanı Haklı
- Hutbelerden, Atatürk Kaldırıldı
- Türk Müsün, Türkiyeli Mi?
- Ne Hasta Olun, Ne De Şifa Arayın…
- Vekillere Ulufe
- Amerika Birleşik Devletleri Seferi
- Hükümete Teşekkür Ediyorum...
- Kimi Şikâyet Edelim?
- Bize Her Gün Bayram
- Dervişin Fikri…
- Kafaların İçine Bakmak Lazım…
- Kutu Kutu Pense
- Kaş Yaparken Göz Çıkarmak
- N'olmuş?
- Unuttun Mu Yoksa?
- Bu Boku Neden Yedik?