Türkiye, Avrupa’nın Göçmen Gettosu Değildir!
reklam
14 Kasım 2021
Türkiye, Avrupa’nın Göçmen Gettosu Değildir!

Türkiye, Avrupa’nın Göçmen Gettosu Değildir!

Bazı Avrupa ülkelerinden gelen Suriyeli ve Afgan sığınmacılar ile mültecilere Türkiye’nin ev sahipliği yapmasıyla ilgili açıklamaları eleştiren CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Faik Öztrak, “Türkiye, Avrupa’nın göçmen gettosu değildir!” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Merkez Yönetim Kurulu (MYK) gündemine ilişkin basın toplantısı düzenleyen Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, “Suriye Krizi, 10’uncu yılını doldurdu ve bugün, ‘geçici koruma’ kapsamında 3 milyon 688 bin 93 Suriyeli ülkemizde yaşıyor. Bunlar tabi Göç İdaresi’nin resmi rakamları. Gerçek sayının ise 5 milyon civarında olduğu söyleniyor. Bu kadar Suriyeli, durup dururken ülkemize gelmedi. Büyük Ortadoğu Projesi’nin Eş Başkanı’nın Emevi Cami’nde namaz kılma rüyası, bu kargaşayı ve bu acıklı göçü tetikledi. Bunu kimse inkâr etmiyor. Bugüne kadar Suriye’deki iç savaştan; İsrail karlı çıktı, ABD karlı çıktı, Rusya karlı çıktı. Ne kadar emperyalist güç varsa hepsi karlı çıktı. Ama bu savaşın iki büyük kaybedeni oldu. Biri Türkiye Cumhuriyeti, diğeri ise Suriye Arap Cumhuriyeti…” dedi.

HESABI MİLLETİMİZ ÖDÜYOR

Öztrak, “Suriye’deki savaşın ilk günlerinde, CHP heyeti olarak Hatay’a yaptığımız bir ziyarette, yaşadığımız şu anekdotu hiç unutmuyorum. Bir lokantacı esnafımız, gelen Suriyeliler’in lokantasında yediğini içtiğini anlatmıştı. Ama iş hesap ödemeye geldiğinde, ‘Bizi buraya Erdoğan çağırdı, hesabı da o ödesin!’ deyip gittiklerinden şikâyet etmişti. Evet, o gün bugündür hesabı Erdoğan değilse de milletimiz kat be kat ödüyor. 40 milyar dolardan fazla bir kaynak, vergi mükelleflerimizin cebinden yok yere harcandı. Ama Suriye’deki savaşın yarattığı asıl iktisadi kayıp, bu paralar değil! Asıl büyük iktisadi kaybımız, Türkiye’nin ‘düşük teknolojili üretim yapısına’ hapsedilmesi oldu. Türkiye bugün hala örgü giyim ihracatçısı ise, hala bisküvi, un, halı gibi harcıâlem ürünleri satarak, küresel ticarette yer alıyorsa, bunun sebeplerinden birisi de işte bu kontrolsüz göç… Suriye’den ve son zamanlarda Afganistan’dan,  eğitimde ve beceride, Türkiye ortalamasından bile düşük işgücünün girişi, üretilen ve ihraç edilen ürünlerimizin niteliğini, düşük teknolojili ürünlere çiviledi. Türkiye’nin çoktan, bazı sektörlerini kalkınmada geri kalmış ülkelere transfer etmesi ve bunların yerine yüksek katma değerli, yüksek teknolojili sektörlere geçmesi gerekirdi. Ama bunun yerine, Suriye’den ve başka yerlerden göçmen alıp, bunları da kayıt dışı, ucuz işgücü olarak çalıştırarak, düşük teknolojili, emek yoğun sektörlerini ayakta tutmayı tercih etti. Sonuç; yoksullaşma…” diye konuştu.

TÜRKİYE GÖÇMEN GETTOSU OLAMAZ!

Yaptığı açıklamalara devam eden Öztrak, “Bugün bazı sanayicilerimiz, ‘Suriyeliler, Afganlar olmasa, çalıştıracak adam bulamıyoruz.’ diyorlar. Kimse kusura bakmasın, bu üretim yapısıyla üç kuruşa adam çalıştırıp, rekabet edeceğiniz tek yer Afrika’dır. Biz bu güzel ülkemizin Avrupa’nın Afrika’sı, Bangladeş’i veya Vietnam’ı olmasını istemiyoruz. Biz AB’nin tam üyesi olarak, bölgenin yüksek teknoloji üretim üssü olmayı istiyoruz. Kişi başına gelirde hızla AB ortalamasını yakalayıp, onu da geçmek istiyoruz. Ama Erdoğan Şahsım Hükümeti ve AB’nin oyunu çok farklı… Merkel’in son sözleri bu çerçevede önemli bir itiraf. Türkiye’nin AB üyesi olmasını beklemediğini ifade eden Merkel, Erdoğan’ın ‘Suriyeli mültecilere ev sahipliği’ konusunda, olağanüstü başarı sergilediğini söylüyor. Sonra da ağzındaki baklayı çıkarıyor. Bunun için, Türkiye’ye 3 milyar Avro rüşvet verileceğini itiraf ediyor. Merkel, AB ve Erdoğan’ın hem milletimizin hem de sığınmacıların üzerinden oynadıkları kirli siyasi oyunu deşifre ediyor. Bugün de Avusturya Başbakanı çıkmış, ‘Afganistan’dan kaçanların Avusturya, Almanya, İsviçre’ye gelmesindense Türkiye’ye yerleştirilmesinin daha uygun olduğunu’ söylüyor. Ne âlâ memleket… Tüm bölgeyi emperyalist emelleriniz için istikrarsızlaştırın, kan gölüne çevirin, kabaran göç dalgasını durdurma işini de 3-5 milyar Avro rüşvet karşılığında Türkiye’ye havale edin. Kendinize gelin. Türkiye, Avrupa’nın göçmen gettosu değildir, olmayacaktır! Bunu hepiniz böyle bilin.” dedi.

GÖÇMENLERE ALMANYA BAKSIN!

Öztrak, “Biz, Türkiye’yi AB üyeliğinden tamamen uzaklaştıran, bizi sığınmacılar için açık hava hapishanesine çeviren, milletimizi yoksullaştıran bu senaryoya asla razı olmayacağız. AK Parti’nin Grup Başkan Vekili Mahir Ünal, ‘Fransa’dan, Almanya’dan bakınca, Türkiye süper güç görünüyor.’ diyordu. Madem öyle, Almanya’ya biz 3-5 milyar doları verelim Sayın Ünal, bu Suriyeli ve Afgan göçmenlere Almanya baksın. Zaten bu göçmenlerin gitmek istediği yer Türkiye değil ki, Almanya… Çok açık söylüyoruz; bu mesele Türkiye’nin en önemli beka meselesidir. Ama ülkeyi yönetenler öyle kendilerinden geçmiştir ki; AK Parti’den bir Genel Başkan Yardımcısı çıkıp bu ihaneti mazur göstereceğim diye, ‘bu topraklara daha önce gelenler, ülkeyi önden terk etsin. Suriyeliler’e yol yordam öğretsin.’ gibi bir saçmalığı ağzında geveleyebiliyor. Neymiş; ‘Suriyeliler söylüyormuş.’ Ne güzel diyor Şems-i Tebrizi: ‘Edep aklın tercümanıdır. İnsan edebi kadar akıllı, aklı kadar şerefli, şerefi kadar da kıymetlidir.’” diye konuştu. 

KONTROLSÜZ GÖÇ PARTİLER ÜSTÜDÜR

Öztrak, “Kontrolsüz göç meselesi, çok ciddi bir meseledir. Tek bir adamın, iki dudağı arasına bırakılacak bir mesele hiç değildir. Bu mesele; partiler üstüdür, milli bir meseledir. Meselenin sahibi, Türkiye Büyük Millet Meclisi olmalıdır. Hiç kimse bize bu konuda, hukuk dersi vermeye kalkmasın. Biz, konunun hukuki, siyasi, iktisadi ve diğer tüm boyutlarına vakıfız. Ve iktidara gelir gelmez de, arkamıza Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni alarak, bu konuların çetin müzakerelerini yapmasını çok iyi biliriz. Avrupa’yı da öyle gözüküyor ki bunun korkusu sarmış durumda. Erdoğan gitmeden onunla yeni bir rüşvet anlaşması yapmak istiyorlar. Buna; hem Suriyeliler hem Afganistan’dan gelen sığınmacılar dâhil. Erdoğan buna teşne olabilir. Ama biz buna kesinlikle razı değiliz. Milletimizin de razı olmadığını biliyoruz. O nedenle bu konuda sonuna kadar mücadele edeceğiz.” dedi.
Editör : Tuğberk Erdem
690 Okunma
KÖŞE YAZARLARI
Murat Sevgi

Murat Sevgi

Yılmaz Çivici

Yılmaz Çivici

Nijat Ayvaz

Nijat Ayvaz

Mehmet Ali Esmer

Mehmet Ali Esmer

Atıf Mutlu

Atıf Mutlu