Son yıllarda adını sıkça duyduğumuz bir hastalık Alzheimer, halk arasında bunama olarak bilinen demansın bir çeşidi. Bazı beyin hücrelerinin ölümüyle ilerleyen hastalığın nedeni, henüz bilinmiyor. Beyin hücrelerinin ölümüne yol açan kalıtsal bir gelişme mi, yoksa modern çağın hayatımıza getirdiği zehirler mi? Tıp, bu sorunun cevabını veremiyor. Alzheimer, yaygın inanışın aksine yaşlılığın doğal bir sonucu değil. Hem hasta hem de hasta yakını için hayat kalitesini düşüren bir hastalık olan Alzheimer’ın en büyük dezavantajı, nedeni gibi kesin tedavisinin olmayışı. Ancak son zamanlarda Amerika’da bu konu üzerinde çalışan Dr. Edward Tobinick’in tesadüfen bulduğu bir iğne Alzheimer hastaları için umut oldu.

Romotoidartrit hastası olan Dr. Tobinick, “etanercept” adlı maddeyi vücuduna enjekte ettikten sonra bedenindeki değişiklikleri fark ediyor ve Alzheimer hastaları için umut olabilecek çalışmalar başlıyor. ABD’deki Kaliforniya Üniversitesi Nöroloji Araştırmaları Enstitüsü’nden bilim insanları, 50 Alzheimer hastasına etanercept adlı sık kullanılan bu anti-romatizmal ilacı enjekte ediyor ve sonuçlar gerçekten de başarılı oluyor. Hastalar; yıllardır tanımakta güçlük çektikleri yakınlarını tanımaya, sorulan sorulara doğru ve mantıklı yanıtlar vermeye başlıyorlar.

İşte Dr. Tobinick’in bu Alzheimer mucizesini ülkemize, Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Operatör Dr. Aybars Akkor getirdi. Tıp adına yaptığı tüm çalışmalarda dünyadaki en yeni gelişmeleri takip edip, hastalarına başarıyla uygulayan Dr. Aybars Akkor, bel ve boyun fıtığı ameliyatlarındaki deneyim ve başarısını şimdi de Alzheimerlı hastalara aktarmak için Amerika’ya giderek Dr. Tobinick’den bizzat bu yöntemi öğrendi. Son günlerde ana haber bültenlerinde ve gazetelerde sıkça duymaya başladığımız Alzheimer iğnesi, Dr. Aybars Akkor tarafından artık ülkemizde de uygulanmaya başladı. Bazı hastalarda, enjeksiyon yapılır yapılmaz iyileşme saptanması hasta ve hasta yakınları için bir mucize olarak değerlendiriliyor. Çünkü yıllardır kendilerini tanımadan yaşayan ebeveynleriyle yeniden iletişim kurabilmek, tüm Alzheimerlı aileler için paha biçilemez bir mutluluk. Tıpta her zaman, iki kere iki dört etmez. Elbette her hastada aynı sonuç beklenemez, ancak insanoğlunun genlerindeki şüphecilik modern tıbbın gelişmesi için her geçen gün çığır açan bir nüve. Hastalarda şimdilik yüzde yetmişlerde bir iyileşme görülse de bu oran Alzheimerlı hastalar için denemeye değer büyüklükte bir oran. Alzheimer hastaları için bu uygulamayı ülkemize getiren ve başarılı sonuçlar alan Dr. Aybars Akkor, yaptığı binlerce fıtık ameliyatından sonra bu uygulamayla da hastalarına şifa olmaya devam edecek.

Elif’in Notlarından:

*1970’de kurulan Women’s Tenis Association (Kadınlar Tenis Birliği -herkesin bildiği adıyla WTA-), erkek tenisçilerin katıldığı ATP organizasyonunun bir benzeri. İstanbul, dünyanın en saygın tenis turnuvalarından biri olan WTA’ya geçen yıl ev sahipliği yapmaya başladı. Bu yıl yine dünyanın en önemli seri başlarından; Serena Williams, Maria Sharapova, Victoria Azarenka ve Agnieszka Radwanska, İstanbul’da raket sallayacak. Eğer siz de bayram tatilini İstanbul’da geçirecekseniz, bu önemli turnuvayı kaçırmayın derim. Ben orada olacağım. Turnuva tarihleri 23-28 Ekim Sinan Erdem Spor Salonu…

*Çorlu Belediyesi’nin Çorlu’ya Cumhuriyet Bayramı hediyesi olan Cumhuriyet Parkı, 29 Ekim günü açılıyor. Parkın açılışı, Atatürk Meydanı’ndan Cumhuriyet Parkı’na kadar gerçekleştirilecek Cumhuriyet Yürüyüşü ile başlayacak ve MFÖ konseriyle devam edecek.

*Sonbahar aylarındayız… Bu aylar bana, tuhaf bir romantizm ve duygusallık getirir her zaman. Şimdilerde; Yıldız Parkı’nda, Yedigöller’de ya da hazır el ayak çekilmişken Adalar’da, ufak yürüyüşler yapmanın, sararan yapraklarla önümüzdeki yaza kadar vedalaşmanın tam vaktidir.

Bir hikâyenin nerede bittiğini bilmek önemlidir, insanlar işte bunu bilemezler… Hikâyenin nerede bittiğini, çoğu zaman bilemezler... Murathan Mungan